Infrastructure

Corrosion in Pipelines

Korozyon, metal ve alaşımların çevreleriyle kimyasal ve elektrokimyasal reaksiyonları sonucu bozunuma uğramalarını açıklamakta kullandığımız bir sözcüktür. Metallerin çoğu doğadaki ilk hallerine (bileşiklerine) dönüşme eğilimi içindedir ve bu dönüşüme, termodinamik olarak, bir enerji yitirilmesi denmektedir. Çözelti faza geçme de korozyonun önemli bir türevidir. Çevrenin veya ortamın etkisi, dönüşümün ana unsurudur.

Korozyon, her yıl kamu ve özel kuruluşların büyük zararlara uğramasına sebep olan en önemli sorunlardan biridir. Günümüzde, az bulunan suyun, şebekelerde görülen kaçak ve kaybı çok önemlidir. Bundan dolayı belediyeler, mühendisler ve şirketler su dağıtım şebekelerinde korozyon ve hasara odaklanmaktadırlar. İster düktil demir, ister gri döküm boru olsun, yer altı şebekelerinin korozyon ve hasara direngenliği ana unsurdur. Malzeme seçimi, korozyonu en aza indirmek ve malzemenin uygulamada optimum servis ömründe kullanılabilmesi için önem arz etmektedir.

Boru hatlarını korozyondan koruma yöntemlerinden bazı örnekler:

Çevrenin veya ortamın korozyon yapıcılığını tanımak,

Korozyon hızı test metodu, malzemedeki korozyon hakkında bilgi edinmek için kullanılan önemli yöntemlerden biridir. Korozyon hızı, boru hattının gömülü bulunduğu toprak veya su (deniz suyu) ortamında tespit edilebildiği gibi, herhangi bir atmosferik ortamda da belirlenebilmektedir. Bu yöntem ile belirli bir zaman sürecinde oluşan korozyon hızı, mil/yıl cinsinden tespit edilmektedir.

Korozyona yol açıcı koşulları azaltmak,

Metal ve alaşımların galvanik seri listesini kullanarak, korozyonu bilinçli bir planlama ve dizayn bilgisi ile en düşük orana indirmek mümkündür. Malzemelerin hidrojen elektrotuna göre gerilimleri verilen listede, gerilimleri birbirine en yakın malzemeleri bir arada kullanmak gerekmektedir.

Korozyona dirençli malzeme kullanmak,

Günümüzde her ortama uygun malzeme üretmek mümkündür. Örneğin atmosferik korozyona karşı paslanmaz çelik kullanmak, şayet uzun bir ömür isteniyorsa, yerindedir. Malzeme seçiminde, optimum korozyon boyutunu bilmek gerekmektedir. Planlamada, ekonomik karşılaştırma önemli olmakta ve bazı durumlar finans gücünü de beraberinde getirmektedir.

Korozyon ortamını ıslah etmek,

Toprak veya deniz suyu ortamı için bu söz konusu olamaz. Ancak hendek dolgusu toprağının rezistivitesi yönünden yüksek dirençli bir ortama dönüştürmek, büyük bir maliyet unsuru değilse, bir çare olabilir. Çeşitli tatlı su korozyonuna karşı, suyun ıslah edilmesi veya inhibitörler kullanılması günümüzde başvurulan yöntemlerdendir.

Dış kaplama,

Boru yüzeyine uygulanan kaplamaların koruyuculuğu öncelikle kaplama ve kaplanma kalitesine bağlıdır (makine etkisi, el işçiliği ve yüzey hazırlama gibi). Kayalık zemin, çökmeler, aşırı mekanik veya termal gerilmeler sonucu oluşan çatlaklar, topraktaki bakteri hareketleri ve sonradan yapılan inşaat faaliyetleri koruyuculuğun düşmesine sebep olmaktadır. Düktil demir borular, iyi korozyon direncine sahip olmasına ve birçok toprakta ilave korumaya gerek duyulmamasına rağmen bazı toprak ortamlarında dış kaplama gerektirebilir. Örnekler; düşük dirençli topraklar, anaerobik bakterili ortam, farklı kompozisyonlar ve boru etrafında farklı havalandırmadır. Farklı metaller ve güçlü direk dış akım da ilave korozyon koruması gerektirmektedir. Kömür, cevher, alkali ortam, geniş oranda kil, tuz vb. atıkları içeren topraklar genellikle korozif olarak düşünülmektedir.

Korozyon ile İlgili Öneriler
  • Korozyon sadece malzeme kaybı olarak düşünülmemelidir. Kullanıcı sağlığı ve çevre koruma açısından da çok önemlidir.
    Hasarlı malzemeyi değiştirme maliyeti ulusların GSMH’ ın % 4-5’i kadardır. İlave–indirekt maliyetler de vardır.

Bunlar;

  • Boru ve bağlantı elemanları bilinçli olarak seçilmelidir. Özellikle boru çapı (dolayısıyla et kalınlığı), iç ve dış kaplama önemsenmelidir. İstifleme ve depolamada titizlik gösterilmelidir.
  • Borunun döşeneceği zemin yapısı, korozifliği önemlidir ve önceden belirlenmelidir (pH, nem, sülfür, sanayi atıkları), toprak direnci (ohm-cm) 1500’ün altında olan aşırı korozif alanlara ve diğer korozif katkılar içeren ortamlara özel korumalı boru döşenmelidir.
  • Hafriyat, dolgu, derinlik standartlara uygun olmalıdır ve her aşamada korozyonu önleyici tedbirler alınmalıdır. Korozyona dirençli dolgu malzemesi kullanılarak korozyona karşı kısa süreli koruma sağlanabilir. Doğaldır ki, dolgu bir süre sonra bulunduğu toprağın özelliğini alacaktır.
  • Metal feda etme (korozyon toleransı) ve cidar kalınlığını arttırmak da bir koruma yöntemidir. Fakat günümüzde boru yüzeylerini kaplamak en ekonomik ve verimli yöntemdir.
  1. Üretim kaybı (durma ve çalışmamadan dolayı gelen),
  2. Yüksek bakım maliyeti (doğrudan tasarım ve malzeme seçimi ile azaltılabilir),
  3. Korozyonlu ve hasarlı borudan su kaçağı (çok önemli etkileri olabilir),
  4. İşçilik ve yedek parça gereksinimi (iyi malzeme seçimi ile 1/4 oranında azaltılabilir),
  5. Tüketici hakları ve tazminatlar (suya karışan yabancı maddeler ve sağlığa etkisi sorgulanmalıdır).

Altyapı ve Kazısız Teknolojiler Derneği, boru hatlarında korozyon ve önlemleri konularında tüm üretici, kullanıcı ve araştırmacılara en uygun çözüm yöntemlerini sunmak için ulusal ve uluslararası çalışmalarını sürdürecektir.